
Antalya Konyaaltı'nda kontrolünü kaybeden otomobilin çarptığı emekli öğretmen Mustafa Söylemez'in ölümüyle ilgili davada sürücü Hilal D.G. yargılanıyor. Sürücü, motosikletten kaçtığını iddia ederken, maktulün ailesi ve avukatları adaletin yerini bulmasını istiyor.
Önemli Noktalar:
- Antalya'nın Konyaaltı ilçesinde 21 Nisan 2024 tarihinde meydana gelen kazada, sürücü Hilal D.G. kontrolünü kaybederek emekli öğretmen Mustafa Söylemez'e çarptı.
- Yol kenarında ailesiyle bekleyen Söylemez ağır yaralandı ve 42 gün sonra hastanede hayatını kaybetti; ailesi kazadan kıl payı kurtuldu.
- 'Taksirle ölüme sebep olmak' suçlamasıyla yargılanan sürücü Hilal D.G., bir motosiklete çarpmamak için manevra yaptığını ve kontrolü kaybettiğini savundu.
- Kazada babasını kaybeden Sevda Öztağa, aracın üzerlerine doğru geldiğini belirterek sanıktan şikayetçi olduğunu ifade etti.
- Duruşma savcısı, sanık hakkında adli kontrol tedbirleri ve yurt dışı çıkış yasağı talep etti; mahkeme ileri bir tarihe ertelendi.
- Maktulün avukatı, kazada 'bilinçli taksir' unsurunun değerlendirilmesi gerektiğini, sürücünün yayalara çarpmaktan kaçınabileceğini savundu.
Antalya'nın Konyaaltı ilçesinde, Sahil Yolu istikameti ile Dumlupınar Bulvarı'nın kesiştiği noktada, 21 Nisan 2024 tarihinde üzücü bir kaza meydana geldi. Hilal D.G. idaresindeki otomobil, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu, yolun karşısına geçmek üzere çimenlik alanda bekleyen emekli öğretmen ve fahri trafik müfettişi Mustafa Söylemez ile ailesinin bulunduğu alana yöneldi. Araç, Söylemez'e çarparak ağır yaralanmasına neden olurken, ailesi son anda kaçarak kurtuldu. Hastanede tedavi altına alınan Mustafa Söylemez, kazadan 42 gün sonra yaşamını yitirdi. Merhumun ailesi, sürücü hakkında şikayetçi oldu.
Sürücünün Yargılanması ve Savunması
Olayla ilgili açılan dava kapsamında tutuksuz sanık Hilal D.G., 'Taksirle ölüme sebep olmak' suçlamasıyla 9'uncu Asliye Ceza Mahkemesi'nde ilk kez hakim karşısına çıktı. Savunmasında olay anını anlatan Hilal D.G., "Annemle o gün Konyaaltı'ndan eve doğru seyir halindeydim. Önümden sola doğru motosiklet dönüş yaptı. Ona çarpmamak için aracın kontrolünü kaybettim. 2 teker refüjde olacak şekilde çıktım. O sırada çimenlik alanda bekleyen maktule çarptım. Panikle bir süre arabadan çıkamadım. Araçtan indiğimde maktul yaşıyordu. Araçta bulunan malzemelerle ilk yardım yapıldı" dedi.
Mahkemede kaç yıldır sürücü olduğu sorulan Hilal D.G., "Panikle ne yaptığımı bilmiyordum. Bilerek insanların üzerine sürmedim. 18 yaşından sonra ehliyetimi aldım. O günden beri araba kullanıyorum. Acemi sürücü değilim. Bilerek ve isteyerek hiçbir şey yapmadım" yanıtını verdi.
Mağdur Yakınları ve Tanık İfadeleri
Kazada hayatını kaybeden Mustafa Söylemez’in kızı Sevda Öztağa, aracın aniden üzerlerine doğru geldiğini belirterek, "Olay günü ailecek çimenlik alandan yolun karşıya geçmek için bekliyorduk. Üzerimize arabanın geldiğini gördüm. Eşim çocuğumuzu son anda çekti. Araç babama çarptı. Kaza anında kendisindeydi. 41 gün yoğun bakımda kaldı ve 42'nci gün vefat etti. Sanıktan şikayetçiyim, hayatımız mahvoldu" dedi.
Sanığın olay anında yanında bulunan annesi P.T., tanık olarak dinlendi. P.T., "Kızımla güzergahtayken önümüze hızla bir motosiklet çıktı. Kızım direksiyon hakimiyetini kaybetti. Sonra rahmetliye çarptı. Arabadan indim Mustafa Bey’in yanına gittim. Kafasının kanadığını söylediler kendilerine sargı bezi verdim. Bu kazanın olmasını biz de istemezdik" diye konuştu.
Savcılık Talebi ve Duruşmanın Ertelenmesi
Duruşma savcısı, suçun işleniş şekli ile kusur durumu tüm dosya kapsamında değerlendirildiğinde sanık hakkında adli kontrol hükümlerinin uygulanması ve yurt dışı çıkış yasağı getirilmesini talep etti. Duruşma ertelendi.
Duruşma Sonrası Açıklamalar ve Adalet Talebi
Duruşma bitiminde açıklama yapan müşteki avukatı İlhan Yılmaz Cömert, "Bilinçli taksir üzerinde durulması gerektiğini duruşmada söyledik. Kaza anında sanık başka yönlere kaçmak, fren yapmak varken yayaların üzerine direkt aracı sürmeye devam etti. Motosikletin önüne çıktığını ve kazanın buna neden olduğunu söyledi. Fakat trafikte her zaman karşılaşabileceğimiz bir olay. Sağımızdan bir araç sola dönüş yapıyor. Önlemimizi alıp kontrollü ilerlememiz gerekiyor. Üstelik motosiklet olayın 25 metre kadar uzağında. Sanık yayaların üzerine aracı sürmeden durumu toparlayabilirdi. Yolunda gidebilirdi. Zaten duruşma hakimi de olayın kamera görüntülerinde çok net olduğunu söyledi. Hak ettiği cezayı almasını istiyoruz" ifadelerini kullandı.
Avukat Serdan Söylemez de "Yaptığım en zor savunmalardan biriydi. Duygularla adaletin iç içe geçtiği bir duruşmaydı. Ölen kişi benim amcam oluyor. Mesleki profesyonelliğin ötesinde, duygusal bir durum söz konusu. Türk yargısının adaleti yerine getireceğini düşünüyoruz. Amacımız bir kurban aramak değil, yaşanan bir acı var. Sanığın hak ettiği cezayı alacağını düşünüyoruz" diye konuştu.
Babasının kaybını sindiremediğini belirten Sevda Öztağa, "Adaletin tecelli etmesini suçlunun hak ettiği cezayı almasını istiyorum. Sanık pişmanım dedi ama hızlıydı. Önlemini almalıydı" dedi.
Kaynak: KRTTV